Babasının bakkala götürdüğünde mutlu olanlar çocuklar gibiydim kalbim beni yanına sürüklediğinde.
Hersey cocuksu tozpembe ilerisini hiç düşünmeden o anki mutluluk vardı yüreğimde.
Aslında biraz da hüzün,acı.. Sanki babam istediğim şeyi almamıştı. Beni
ucuz bir çikolatayla avutmuştu. Ama onun mutluluğuyla istediğimi
alamadığımı unutmuştum o an. İstediğim tamamıyla sendin aslında. Seninle
24 saatimi geçirmek ve senle ölmek. Oysa hayat sadece seni gösterip
geri çekmişti ve sadece o aşkı vermişti bana.. Kimbilir belkide bunu
yaşayabilmek de bir ayrıcalıktı. Seni tek taraflı sevebilmek de...
Babamın hergün aldığı ucuz çikolataları yemenin verdiği mutluluk gibi
alışmıştım seni sevmeye. Bir süre sora yetmez oldu, daha iyisini daha
pahalısını istedim. Senin tam anlamıyla benim olmanı istedim.Ama hayat
istemedi bunu yada sen. Çikolatalarımdan bir haz alamaz oldum. Nerden
bilebilirdimk i bakkalın tarihi geçmiş çikolata sattığını? Nerden
bilebilirdim ki hayatın beni tarihi geçmiş, senin gözünde değeri olmayan
bir aşkın içine sürüklediğini.. Çikolataların beni zehirlediğini..
Anlıyorum şimdi babamı. Bize pahalı gelirmiş, öyle şeyler bünyemiz
kaldırmazmış, günübirlik aşk dedikleri şeyi bizimkisi herkesin aldığı
güzel çikolatalar değilde tarihi geçmiş sewdalardan başkası değilmiş.
Sen hergün farklı bir çikolata yemeye dewam ederken bizim hala o eski
çikolatalayı yememizmiş hergün dahada zehirlenmemizmiş. Birgün tarihi
geçmiş bir çikolata yeyip zehirlenmemen dileğiyle..
14 Eylül 2013 Cumartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder